Torbalı’da güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen bir baskında ele geçirilen ve yaklaşık 10 aylık olduğu tahmin edilen aslan, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü tarafından İzmir Büyükşehir Belediyesi Doğal Yaşam Parkı Şube Müdürlüğü yetkililerine teslim edildi.
Aslanın uygun olmayan koşullarda tutulduğu ve sadece kedi mamasıyla beslendiği tespit edildi. Bu nedenle aslan, 1 ay boyunca karantinada tutuldu. Uygun bir beslenme programı oluşturuldu ve bağışıklığını güçlendirmek için gerekli tedaviler uygulandı. Aslanın ismi, İzmirliler tarafından belirlendi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği çevrim içi ankette yavru aslana ‘Pars’ adı verildi.
Ancak geçen hafta yaşanan trajik bir olayla Pars’ın hayatı kısa sürede son buldu. İddialara göre Pars, adaptasyon sürecinin son aşamasında yetişkin aslanların bulunduğu ana bölüme bırakıldı. Bu bölümdeki lider aslan, genç aslan Pars’a saldırdı ve ona zarar verdi. Pars’ın kafa travması geçirdiği belirlendi ve majanslesef kurtarılamadı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Pars’ın ölümüyle ilgili bir açıklama yaparak durumu açıkladı. Açıklamada, Pars’ın yasa dışı olarak insan eliyle bakıldığı ihbarı üzerine Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından alındığı ve 10 aylıkken İzmir Doğal Yaşam Parkı’na getirildiği belirtildi. Muayeneler sırasında Pars’ta raşitizm bulgularına ve iç-dış parazitlere rastlandığı ve tedaviye başlandığı ifade edildi. Beslenme düzeni oluşturuldu, davranışsal gelişimi izlendi ve diğer aslanlarla tanıştırılarak adaptasyon süreci başlatıldı. Ancak ne yazık ki, yaşanan ani bir saldırı sonucunda Pars ağır bir kafa travması geçirdi ve tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Her canlının doğal ortamında, kendi türüyle ve koşulları içinde yaşama hakkına sahip olduğu vurgulanan açıklamada, Pars’ın adaptasyon sürecinde yaşanan bu trajedinin üzücü olduğu belirtildi.
Torbalı’da ele geçirilen ve İzmir Doğal Yaşam Parkı’na getirilen genç aslan Pars’ın yaşadığı trajik olay, hayvanların doğal yaşamlarının ve haklarının önemini bir kez daha hatırlatmaktadır. Her canlının saygı ve sevgiyle korunması gerektiği unutulmamalıdır.
