Gazze’de varılan ateşkesin ardından Türkiye, bölgeye yönelik insani yardım faaliyetlerine hız veriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), 8 farklı ilden 81 arama-kurtarma personelinden oluşan özel bir ekip oluşturarak Gazze’ye gönderme kararı aldı. Bölgeye gönderilecek yardım ekibi, enkaz altındaki sivillerin kurtarılması, yardım organizasyonu ve insani kriz yönetimi gibi görevler üstlenecek.
AFAD Ekipleri Hazırlıkta
AFAD’ın koordinasyonuyla Türkiye’nin çeşitli illerinden toplanan arama kurtarma uzmanları, Gazze’de bir ay sürmesi planlanan insani yardım görevine hazırlanıyor. Örneğin Erzurum’dan 10 teknik personel ve 3 araçla katkı sağlandı. Ekiplerin tümü Ankara’da toplanarak Gazze’ye hareket edecek.
İsrail’de Tedirginlik: “Türkiye Sahada Yeni Bir Gerçeklik Yaratıyor”
İsrail basınında konuya geniş yer verildi. Ülkenin önemli gazetelerinden Maariv, Türkiye’nin insani yardım adımlarına İsrail’in temkinli yaklaştığını belirtti. Gazete, “Erdoğan İsrail’i yok sayıyor ve sahada kendi gerçekliğini inşa ediyor” başlıklı analizinde, Ankara’nın Gazze’de fiilen bir rol üstlenmesinden Tel Aviv’in rahatsızlık duyduğunu yazdı.
Haberde, Türkiye’nin Gazze’nin yeniden inşasında rol almak üzere harekete geçtiği; buna karşın İsrail hükümetinin bu gelişmelerden memnun olmadığı vurgulandı.
Ankara’nın Gazze Politikası: Yalnızca Yardım Değil, Etki Alanı
Maariv’in haberine göre, AFAD ekiplerinin Gazze’deki görevi yalnızca insani yardım ve arama kurtarma ile sınırlı değil. İsrail basını, bu adımın Türkiye’nin bölgede daha etkin bir rol üstlenmeye hazırlandığı anlamına geldiği görüşünde.
İddialara göre, Ankara’nın bu adımı, Gazze’nin yeniden yapılanma sürecinde yalnızca bir yardım operasyonu değil, aynı zamanda diplomatik ve stratejik bir nüfuz alanı kurma girişimi olarak da değerlendiriliyor.
Güvenlik Gücü İddiası Gündemde
Aynı haberde, ateşkes sürecinin ardından bölgede uluslararası ya da bölgesel bir güvenlik gücünün oluşturulmasının masada olduğu, Türkiye’nin bu yapının bir parçası olup olmayacağının ise henüz netleşmediği belirtildi.
Maariv, bu sürecin en hassas ve karmaşık aşaması olarak nitelendirilen geçiş döneminde Türk ekiplerinin nasıl bir rol üstleneceğinin önemli bir soru işareti olduğuna dikkat çekti.
Erdoğan-Trump Teması ve İsrail’in Endişeleri
İsrail basını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsrail Başbakanı Netanyahu’ya karşı sert söylemlerini ve son dönemde ABD ile kurduğu temasları da haberine taşıdı. Esir takası ve ateşkes müzakerelerinde ABD Başkanı Trump’ın Türkiye’ye rol verdiği belirtilirken, bu durumun İsrail cephesinde daha fazla tedirginlik yarattığı ifade edildi.
Türkiye’nin Gazze’ye insani yardım kapsamında attığı bu adım, sadece bir yardım operasyonu değil, bölgedeki jeopolitik dengeleri de etkileme potansiyeline sahip. İsrail cephesi ise Türkiye’nin aktif rol almasından duyduğu rahatsızlığı kamuoyuna açıkça yansıtıyor.