Merhum Başbakan Adnan Menderes, idam edilişinin 64’üncü yılında memleketi Aydın’da düzenlenen bir programla anıldı. Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ), merhum Başbakan Adnan Menderes’in vefatının 64’üncü yılında düzenlenen bir törenle anıldı. Anma programı Koçarlı ilçesine bağlı Çakırbeyli Mahallesi’nde bulunan Adnan Menderes Çiftliğinde gerçekleştirildi. Programa; ADÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent, Menderes döneminde çiftlikte çalışan Orhan Demir (91), ev işlerinde görev yapan Münevver Çıkrık (91), akademik personel ve mahalle sakinleri katıldı. Program Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Ayrıca Adnan Menderes için yazılan bir ağıt seslendirildi.
Anma programında ADÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Bilgenoğlu ve Adnan Menderes Müzesi görevlisi Dr. Bircan Kayacan, Menderes’in hayatı ve Demokrat Parti dönemi üzerine konuşmalar yaptı. Çiftlikte ev işlerini yapan Münevver Çıkrık, Adnan Menderes’i anlatırken, “Çok iyi birisiydi. Dışarda oturuyorduk. Babam geldi söyledi. Ben bayılmışım haberim yok, duyuncaya kadar, ne olduğunu bildiğim yok. Öyle gördüm karşıda gömleği giydirip götürülürken. Allah o günleri göstermesin, güzel Allah’ım. Çok fena oldum o gün çok. Durmazdı buralarda, atına binip babamla giderdi çiftliği gezer gelir, giderdi geriye. Kalmazdı pek. Çok iyi birisiydi. Arkasında korumalar getirmezdi. Korumalar hendeklerden gizli gizli gelirlerdi. Getirmez, kimseyi getirmez. Yalnız gelirdi. Eskileri düşünüp üzülüyorum. Beyimiz gibi yoktu, bulunmaz. Çekemediler, devirdiler.” şeklinde konuştu.
Merhum Başbakan Adnan Menderes döneminde çiftlikte çalışan Orhan Demir, Menderes’e duyduğu hayranlığı dile getirirken, “Bu adamı çekemediler. Çekemedikleri için yani vatandaşın sevgisinden koparıp da bu ülkeyi kendileri idare etmek için bu adamı yok ettiler. Ben burada 2 sene çalıştım. 2 sene bahçe suladım, sebze suladım, topladım. Rahmetli gelirdi yanımıza konuşurdu. ve ondan sonra da devamlı büyüdükçe de onlardan kopmadık hiç bir zaman için. Demokrasiyi bu memlekete Adnan Menderes getirdi. Demokrasi dediğimiz şeyi, hepimiz ondan öğrendik. Ben ekmeksiz yemek yedim. Un yok, buğday yok. Ama o iktidara geldi, her şey oldu. Su, elektrik. Her şeyi onun zamanında gördük. Neler yapmış mesela bu rahmetli Adnan Menderes iktidara geldiğinde. Hiç kötü bir şey yapmadı adam. Sırf yaptığı şey iyilik, yani insanlık yaptı. Memlekete, millete, insanlığa hizmet etti. Suçu bu, başka bir suçu yok yani. Çünkü söz sahibi olduk her şeyde. Eğer ömrü olsaydı daha neler yapacaktı bilemiyoruz. Ama takdiri ilahi, onu kaderi öyleymiş. Allah suçu varsa affetsin.” ifadelerini kullandı.
Anma programında konuşan Adnan Menderes Üniversitesi Rektörü Bülent Kent, Adnan Menderes’in insani yönünü, vatan sevgisini ve demokrasiye adanmışlığını vurgulayarak, “Demokrasi tarihimizin dönüm noktalarından biri olan 17 Eylül 1961’i Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakan Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakan Hasan Polatkan’ın idam edilişlerinin 64. yılında, hüzünle, saygıyla ve derin bir düşünceyle anmak için bir aradayız. Adnan Menderes, Demokrat Parti’nin kurucularından biri olarak, 1950 seçimlerinde yüzde 52,7 oyla iktidara gelmiş, ülkemizin siyasi hayatında halkın iradesiyle gelen ilk büyük dönüşümü temsil etmiştir. Onun döneminde Türkiye, ekonomik kalkınmada, altyapı yatırımında, eğitimde, sosyal hayatta birçok atılım yasayarak yurttaşlarının beklentilerini yükseltmiştir. Ancak her büyük başarı gibi, bu dönemin de karanlık sayfaları vardır. 27 Mayıs 1960 darbesiyle başlayan süreç; Yassıada’da sürdürülen yargılamalar, adalete olan güveni zedeleyen şartlar ve najansyetinde Adnan Menderes ve arkadaşlarının idamıyla noktalandı. Bu olaylar, Türkiye demokrasi tarihinin en trajik, en acılı kırılmalarındandır.” şeklinde konuştu.