Antalya’da yaşayan bir kadın, eşi tarafından kendisine ve çocuğuna ilgi gösterilmediğini, yatağının ayrıldığını, habersiz seyahatlere çıktığını, sosyal medyada engellendiğini, kendi ailesinin telefonlarına cevap verilmediğini ve eşinin ailesi tarafından dışlanıp hakarete uğradığını belirterek boşanma davası açtı. Davalı eş, dava dilekçesi kendisine usulüne uygun tebliğ edildiği halde, davaya cevap dahi vermedi.
Yargılamayı yapan Antalya 8. Aile Mahkemesi, eşinin iş yerinin yerini bile bilmeyecek, onu yok sayacak kadar ilgisiz davrandığı ve kadının yakınlarının telefonlarına dahi cevap vermeyerek eşiyle ve ailesiyle bağlarını kopardığı gerekçesiyle erkeği kusurlu buldu.
Çiftin “evlilik birliğinin temelden sarsıldığını” tespit eden mahkeme, tarafların boşanmalarına, çocuğun velayetin anneye verilmesine, erkeğin çocuk yararına aylık 1000, kadın yararına aylık 1000 lira tedbir nafakası ödemesine, ayrıca kadına 20 bin lira maddi tazminat ödemesine hükmetti.
Karara ilişkin istinaf başvurusu üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkeme kararını hukuka uygun buldu ancak kadına ödenecek maddi tazminatın 75 bin liraya yükseltilmesini kararlaştırdı.
Erkeğin temyiz başvurusu üzerine dosya Yargıtay’a geldi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, ilk derece mahkemelerince verilen kararı usul ve kanuna uygun olduğunu tespit etti. Daire, davalı eşin temyiz istemini reddederek, hükmün onanmasına karar verdi.
Antalya’da yaşayan bir kadın, eşiyle yaşadığı sorunlar nedeniyle boşanma davası açtı. Kadın, eşinin ilgisiz davranışları ve ailesiyle ilişkilerinin kopması üzerine mahkemeye başvurdu. Eş ise dava dilekçesine cevap vermedi. Mahkeme, kadının taleplerini haklı bularak erkeği kusurlu buldu ve çiftin boşanmasına karar verdi.
Mahkeme, boşanma kararında çocuğun velayetini annede tutmaya karar verdi ve erkeğin çocuğa ve kadına aylık nafaka ödemesine hükmetti. Ayrıca kadına maddi tazminat ödenmesine karar veren mahkeme, istinaf başvurusu sonucunda tazminat miktarını arttırdı.
Yargıtay’a yapılan temyiz başvurusu sonucunda da mahkeme kararının hukuka uygun olduğu ve davalı eşin taleplerinin reddedildiği belirlendi. Böylece, kadının boşanma davasında aldığı karar kesinleşmiş oldu.