İsrail, İran’a yönelik saldırının gerekçesini açıkladı

featured

İsrail’in İran’a yönelik saldırıları bölgede tansiyonu yükseltirken, Tahran’ın da misillemeye başlamasıyla çatışma daha da karmaşık bir hale geldi. Tel Aviv yönetiminin saldırılarının ardındaki nedenler ise gün yüzüne çıktı.

İsrailli üst düzey bir istihbarat yetkilisi, Fox News’e yaptığı açıklamada, İran’ın önümüzdeki iki yıl içinde 8 bin balistik füzeye sahip olacağını belirtti. İsrail’in bu değerlendirmeyi dikkate alarak saldırı kararı aldığı ifade edildi. Ayrıca Tel Aviv yönetiminin İran’ın elinde bulunduğuna inandığı 2 bin balistik füze konusunda da bilgi verildi.

İsrailli yetkili, İran’a karşı saldırılarını şiddetlendireceklerini ve çok sayıda sürprizleri olduğunu ima ederek, “Her şey planlandığı gibi gidiyor. Aslında, planlanandan daha iyi.” şeklinde konuştu.

İsrail’in 13 Haziran’da gerçekleştirdiği saldırılar, İran’ın farklı kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini hedef aldı. Bu saldırılarda birçok üst düzey askeri yetkili ve nükleer bilim insanı hayatını kaybetti. Sivil kayıpların ise 78 olduğu belirtildi.

Göz Atın

İran’ın bu saldırılara karşı gece yarısı gerçekleştirdiği misillemelerde Tel Aviv’e balistik füzelerle saldırdığı ve 3 kişinin hayatını kaybettiği, 172 kişinin ise yaralandığı aktarıldı. Yaralıların çoğunun durumunun hafif olduğu bilgisi paylaşıldı.

Tahran’ın İsrail’e karşı misilleme yapmasıyla çatışma daha da derinleşirken, bölgedeki tansiyonun yüksek seyrettiği gözlemlendi. Tel Aviv yönetiminin İran’a karşı gerçekleştirdiği saldırıların sebepleri ve gelişmeler, uluslararası gündemde geniş yankı uyandırdı.

İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının nedenleri ve Tahran’ın misilleme hamleleri, bölgedeki dengeleri değiştirebilecek potansiyele sahip. Tel Aviv yönetiminin İran’ın balistik füze kapasitesini dikkate alarak aldığı kararlar ve Tahran’ın bu kararlara verdiği cevaplar, bölgedeki güvenlik ve istikrarı tehdit eden bir sürecin başlangıcı olabilir.

Bölgede yaşanan gerginlik ve çatışma, uluslararası toplumun da yakından takip ettiği bir konu haline geldi. İki ülke arasındaki gerilimin artması, bölgedeki diğer aktörleri de etkileyebilir ve daha geniş çaplı çatışmalara yol açabilir.

İsrail’in İran’a karşı başlattığı saldırılar ve Tahran’ın misilleme hamleleri, bölgedeki tansiyonu yükseltirken, uluslararası toplumun da dikkatini çekmeyi başardı. İki ülke arasındaki çatışmanın seyri, bölgedeki istikrar ve güvenlik açısından büyük önem taşıyor.

Benzer Haberler

Bir Cevap Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Yazar Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!