Kadıköy Belediye Meclisi toplantısında, AK Partili meclis üyesine yönelik yapılan ifadeler nedeniyle Kadıköy Belediyesi Meclis Başkanı Ahmet Kurtuluş hakkında disiplin süreci başlatıldı. Meclis toplantısında, AK Partili meclis üyesi Elif Lale Bilgili’nin konuşması sırasında beş dakika kuralı gerekçe gösterilerek mikrofonu kapatıldı. Bilgili, diğer üyelere süre sınırlaması getirilmediğini belirterek itiraz ettiğinde, CHP’li Meclis Başkanı Ahmet Kurtuluş “Şunu çıkaralım ya, atalım dışarı Allah aşkına” şeklinde ifadeler kullandı.
Bu durum Kadıköy Belediye Meclisi’nde tartışmalara neden oldu ve AK Partili meclis üyesine yönelik yapılan bu tavrın kabul edilemez olduğu belirtildi. Kadıköy Belediye Meclisi Başkanı Ahmet Kurtuluş’un bu tavrı nedeniyle disiplin sürecinin başlatılması kararı alındı.
Kadıköy Belediye Meclisi toplantısında yaşanan bu olay, siyasi partiler arasındaki gerilimi de artırdı. AK Partili meclis üyesine yönelik yapılan bu tavrın demokratik bir ortamda kabul edilemez olduğu ve herkesin fikirlerini özgürce ifade edebilmesi gerektiği vurgulandı.
Meclis toplantısında yaşanan bu olay, sosyal medyada da geniş yankı uyandırdı. Birçok vatandaş, Meclis Başkanı Ahmet Kurtuluş’un tutumunu eleştirdi ve demokratik hakların gasp edildiği görüşünde birleşti. Bu durum, Kadıköy Belediye Meclisi’nde daha fazla gerginliğe neden oldu.
Kadıköy Belediye Meclisi Başkanı Ahmet Kurtuluş’un AK Partili meclis üyesine yönelik tavrı, siyasette hoşgörü ve saygı ortamının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Herkesin fikirlerini özgürce ifade edebilmesi ve demokratik haklardan yararlanabilmesi, bir toplumun gelişimi ve ilerlemesi için büyük bir önem taşımaktadır.
Kadıköy Belediye Meclisi’nde yaşanan bu olay, siyasetteki kutuplaşmanın ve çatışmanın ne kadar zararlı olduğunu bir kez daha gösterdi. Herkesin birbirine saygı duyması ve farklı fikirlere açık olması, toplumsal barışın ve uyumun sağlanması açısından büyük bir önem taşımaktadır.
Kadıköy Belediye Meclisi toplantısında yaşanan bu olay, siyasetteki olgunluk ve saygı anlayışının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Herkesin fikirlerini özgürce ifade edebilmesi ve tartışma ortamlarında hoşgörüyü elden bırakmaması, bir toplumun gelişimi ve ilerlemesi için gereklidir. Bu tür olayların tekrarlanmaması ve demokratik hakların herkes için geçerli olması, birlikte yaşamanın ve yönetmenin temel prensiplerindendir.
