Bakırhan, Özgür Özel’in sokak çağrısına rest çekti

featured

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu’nun yolsuzluk ve terör soruşturması kapsamında gözaltına alınmasının ardından “sokak” çağrısı yaptı. İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla birlikte protestolar şiddetlendi ve gösterilerin merkezi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bulunduğu Saraçhane meydanı haline geldi.

Protestolar sırasında birçok gösterici gözaltına alındı. CHP lideri Özel’in sokak çağrısına ise Dem Parti’den dikkat çeken bir yanıt geldi. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, katıldığı bir programda yaptığı açıklamada, CHP için sokaklara çıkmayacaklarını ve daha önemli işleri olduğunu belirtti.

Bakırhan, “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz. Bizim partimizin böyle bir geleneği yok. Eleştiri yapabiliriz ancak bizim öncelikli hedeflerimiz var. Toplumsal barışı sağlamaya çalışıyoruz. İmamoğlu ile ilgili mücadele bizim sorunumuz değil, biz İmamoğlu’nu desteklemedik. Kent içinde uzlaşı önemlidir” şeklinde konuştu.

Bakırhan’ın bu açıklamalarıyla birlikte CHP ve Dem Parti arasında fikir ayrılıkları net bir şekilde ortaya çıktı. CHP’nin sokak hareketlerine vurgu yapması ve protestoların şiddetlenmesine karşın Dem Parti’nin daha sakin ve uzlaşmacı bir tutum sergilemesi dikkat çekiciydi.

Göz Atın

Öte yandan, İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla birlikte Türkiye genelindeki siyasi gerginlik artış gösterdi. İktidar yanlıları ve muhalefet destekçileri arasında gerilim tırmanırken, sokak gösterileri ve çatışmaların artması endişe vericiydi.

İstanbul’da yaşanan olaylar, ülkenin siyasi atmosferini daha da germiş ve kutuplaşmayı derinleştirmiştir. Demokratik haklar ve özgürlükler konusundaki endişeler artarken, hükümetin adil ve şeffaf bir şekilde soruşturma süreçlerini yürütmesi gerekliliği bir kez daha vurgulanmıştır.

Özgür Özel’in sokak çağrısı ve Dem Parti’nin bu çağrıya verdiği tepki, Türk siyasetindeki farklı bakış açılarını ve siyasi partiler arasındaki çekişmeyi gözler önüne sermiştir. Ülkenin siyasi geleceği ve demokratik yapısı üzerine yapılan tartışmalar, Türkiye’nin içinde bulunduğu zorlu süreci daha da karmaşık hale getirmiştir.

İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan olaylar, Türk siyasetinde derin yaralar açmış ve toplumda büyük bir huzursuzluk yaratmıştır. Siyasi liderlerin ve partilerin sorumluluklarını yerine getirerek, ülkenin birlik ve beraberliğini korumak için ortak bir çaba göstermeleri gerekmektedir.

Türkiye’nin siyasi arenasında yaşanan bu gelişmeler, ülkenin demokratik yapısını ve siyasi istikrarını tehdit etmektedir. Siyasi partilerin sorumlu bir şekilde hareket etmesi ve toplumsal uzlaşıyı sağlaması, Türkiye’nin içinde bulunduğu krizden çıkabilmesi için önemli bir adımdır.

Benzer Haberler

Bir Cevap Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Yazar Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!